Rezonans ve Titreşim Tıbbı

TESLA Osilatörü, Nikola Tesla ve Georges Lakhovsky teorilerine göre, vücuttaki meridyenler üzerinden akan elektromanyetik frekanslar, cihaz tarafından gönderilen frekanslarla rezone olarak, vücudun tüm hücre çekirdeklerindeki elektrik devrelerini güçlü bir şekilde harekete geçirir ve bir anlamda şarj eder.

Bu uygulama ile yapılan işlem sayesinde, elektriksel aktivite içinde olan toksinler, mikroplar da vücuttan rezonans yani şiddetli titreşim ile sistem dışına atılır.

Böylece hastalığa yol açan kronik enerji blokajları da rezone edilerek yani çözülerek, yaşam enerjisinin sağlıklı akışı sağlanır. Cihazın temel prensibi, vücuttaki tüm hücrelerin (yaklaşık 200 quintillion adet) salınımsal frekans dengesizliğini rezone edebilmesi için Nikola Tesla ve Georges Lakhovsky tarafından yapılandırılmıştır. Vücudumuzun her hücresinin, her organının, her sinirinin, her dokusunun ayrı salınınım frekansı vardır.

Yüksek frekans tedavisinde yüksek voltajlı alternatif akımdan yararlanılır ancak akım düşük amper (yani insan vücuduna zarar vermeyen) seviyelerindedir. Tıbbi amaçla kullanılan yüksek frekans üreteçleri 1891 yılında Tesla tarafından geliştirilmiştir, ancak, bu cihazlar, vücudun içindeki dokuların ve organların hassas ve nazik bir şekilde ısıtarak etki göstermekteydi. Yüksek frekans akımlarını tıbbi amaçlarla ilk kez kullanan kişi, bir dahi olduğu herkes tarafından kabul edilen, fizikçi ve elektrik mühendisi Nikola Tesladır.

Fransız hekim d’Arsonval, yüksek frekans tedavisi uygulamalarını geliştirmeye devam etmiştir. O’nun yoğun araştırmaları, radyofrekans akımlarının hücre metabolizması üzerindeki etkileri, doku yenilenmeleri ve hücre dışı reaksiyonlardan kalan bozunma ürünlerinin kimyasal dönüşümü ve vücuttan atılımı süreçlerine odaklanmıştır.

1920’li yıllardan itibaren Almanya’da tıbbi amaçlar doğrultusunda yayın bir şekilde kullanılan yüksek frekans tedavisi, İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle birlikte unutulmuştur.

Son araştırmalar, diğer özelliklerinin yanında, yüksek frekans tedavisinin özel iyileştirici etkisinin uzunlamasına dalgalar bağlı olduğunu göstermiştir.

Tesla tarafından keşfedilen bu dalgalar, uygulama sırasında insan vücudundaki hücrelere akın eder ve üreteçten gelen sinyalin oluşturduğu boyuna dalgalarla hastalıklı organa ya da hücrelere özel bir iyileşme reaksiyonu başlatarak etkileşime girer. İnsan vücudundaki bir çok molekül belirli bir yük dağılımına sahiptir ve hastalık durumlarında bu moleküllerin sürekli devam eden hareketlerinde bir takım sapmalar ya da bozulmaları da görülür.

Bu yöntemin uygulanması ile vücuttaki moleküller hızlı bir değişim içerisine girerek hareketlerini yeniden düzenlerler, tedavinin diğer etkilerinin yanı sıra ortaya çıkan bu yeniden düzenlenmiş yapı kalıcılığını muhafaza eder ve dışarıdan herhangi bir ısı iletimi olmaksızın hasta doku kendini içten içe ısıtarak iyileştirir.

Ortaya çıkan ısınma neticesinde, dokudaki kan dolaşımı artar ve hücre metabolizması hızlanır. Açık yaraların söz konusu olduğu hallerde yara granülasyonunun önemli ölçüde arttığı gözlenebilir.

Bunun yanı sıra, her bir hücre arasındaki elektriksel bilgi aktarımı (biyosinyal yoluyla) etkinleştirilir.